
Melburn McBroom, yanında çalışanları yıldıracak kadar çabuk parlayan, buyurgan bir mizaca sahip bir patrondu. Eğer McBroom bir büro ya da fabrikada çalışıyor olsaydı, bu gerçeğin kimse farkına varmayabilirdi. Ancak McBroom bir uçak pilotuydu.
1978’de bir gün, uçağı Oregon’un Portland kentine yaklaşırken, McBroom uçağın iniş takımlarında bir sorun olduğunu farketti. Bunun üzerine, yüksek irtifada beklemeye geçti ve havaalanı üzerinde tur atarken, bir yandan da mekanizmayı kurcalamaya başladı.
Bu arada uçağın yakıt göstergeleri yavaş yavaş sıfıra iniyordu. Felaketin yaklaştığını gördükleri halde, McBroom’un gazabından korkan yardımcı pilotlar, hiçbir şey söylemediler. Uçak düştü ve on kişi öldü.
Bugün bu düşüşün hikâyesi havayolu pilotlarına güvenlik eğitimi sırasında bir ibret öyküsü olarak anlatılmaktadır. Uçak kazalarının %80’ninde pilot hataları, uçuş ekibinin birbiriyle daha uyumlu çalışması durumunda önlenebilecek türdendir.
Ekip çalışması, açık iletişim hatları, işbirliği, dinleme, fikrini söyleme, günümüzdeki pilot eğitimi sırasında teknik beceri kadar vurgulanmaktadır.
Duygusal Zeka/ Daniel Goleman