Wangari Maathai’den eski bir Afrika masalı, büyük bir orman yangınını söndürmek için küçücük gagasıyla su taşıyan bir sinek kuşunun hikayesi:
Dev bir ormanda büyük bir yangın çıkar. Ormandaki bütün hayvanlar kaçışırlar ve ormanın yanmasını üzüntü içinde seyretmeye başlarlar. Kendilerini son derece tükenmiş, çaresiz ve güçsüz hissederler. Küçücük bir sinek kuşu hariç. Sinek kuşu,
‘Bu yangını söndürmek için bir şeyler yapmalıyım’ der ve en yakındaki dereye gidip gagasına bir damla su alır, sonra ormana kadar uçup yangının üzerine bırakır. Olabildiğince hızlı bir şekilde bir aşağı, bir yukarı uçup, damlaları yangının üzerine bırakmaktadır. O sırada bütün diğer hayvanlar çaresiz bir şekilde yangını seyrederler. Aralarında kocaman hortumlarıyla çok daha fazla su taşıyabilecek filler bile vardır. Sinek kuşuna sorarlar:
“Ne yapabileceğini sanıyorsun ki? Sen küçük bir kuşsun, bu yangın ise dev gibi. Senin kanatların küçücük, gagan minicik. Her seferinde ancak bir damla su taşıyabilirsin.”
Onlar cesaretini kıracak sözler söylemeye devam ederken, sinek kuşu hiç vakit kaybetmeden uçmaya, yangını söndürmek için gagasıyla su taşımaya devam eder. O arada da dönüp diğer hayvanlara cevap verir : “Yapabileceğimin en iyisini yapıyorum”
Wangari Maathai Kenya’lıdır. Köyünün yakınlarındaki göller kurumaya, ırmaklar yok olmaya başladığında bir şeyler yapması gerektiğine inanır. Çevreyi koruması gerekenler insanlardır.
Diğer kadınlara toplantı çağrısında bulunur.
“Kesilen ağaçları geri getirelim,” der.
Diğer kadınlar :
” Kaç tane? ” diye sorarlar.
” Birkaç milyon yeterli olur” diye yanıtlar.
” Birkaç milyon mu ? Deli misin? Bu kadar ağacı üretebilecek büyüklükte fidanlık yok!”
” Fidanlıktan almayacağız. Kendimiz evlerimizde yetiştireceğiz. “der.
Böylece Wangari ve arkadaşları ormandan tohum toplayıp teneke kutulara dikerler. Sulayıp yaklaşık yarım metreye ulaşana kadar bakarlar. Sonra fidanları evlerinin arka bahçelerine dikerler.
İlk başta birkaç kişidirler. Ancak bu fikir tıpkı ağacın tohumdan filizlenmesi gibi her tarafa yayılan kök salan bir dalgaya dönüşür. Kenya sınırlarını aşar. Kırk milyon ağaç dikilir.
Wangari Maathai, ekoloji alanındaki bu çalışmaları ile 2004 yılında Nobel Ödülü sahibi olur.
Onun öğretisi gayet basittir. İnsanların bir şeyleri değiştirebilmek için ufak şeyler yapması yeterli. Farkı yaratan bu ufak şeyler. Asıl güç beraber çalışmaktan kaynaklanıyor. Böylece bu küçük şeylerin kocaman etkileri oluyor.
Ve Maathai’nin dediği gibi,
” Ağaçlar büyürken hem çevreyi, hem de insanların zihinlerini değiştirecektir. Değişen zihinler ise kadınların ve çevrelerindeki erkeklerin hayatlarını da değiştirecektir. Böylece dünya değişecektir.”